POTOSİ

Bütün akşam yağan yağmur sabah yerini güneşli bir sabaha bırakmıştı.Çantalarımı topladım ve yakında ki bir gün önce kahvaltı yaptığım halk pazarına gidip koca bir bardak meyve salatası ile kahvaltımı yaptım.Hostele döndüm ve güneş altında üstüne bir bardakta çayımı içtim.Hostelin ücretini ödedim ve otogara doğru yola koyuldum.Saat 10:00 otobüsüne Potosi için bilet aldım ve 3 saatlik yolculuğum başladı.Fakat tabii ancak 4 saat sonra 14:00 gibi Potosi’ye vardım.Potosi aslında çok yüksekte kurulu olduğundan oldukça kıraç ve ağaçsız tepelerle çevrili, 210.000 nüfuslu bir şehir.Bu şehir eski zamanlarda sahip olduğu gümüş madenleri sayesinde Güney Amerika’nın en gözde yeriymiş.Yıllarca İspanyollar burada çıkardıkları gümüş sayesinde kasalarını doldurmuşlar.Ama artık gümüş bitmiş, yinede bakır ve diğer mineraller için madencilik yapılıyor.Ben de zaten yarın o madenlerden birine bir turla gezi yapacağım.Otogar şehrin merkezine bayağı uzakmış,güneş altında epeyce yürüdüm.Üstelik benim baktığım hiçbir hostelde yer yoktu.Bu nedenle canım çıktı ama en sonunda Hostel Maria Victoria’da tek kişilik ve banyosu içinde bir oda buldum.Gerçi şehirde su sıkıntısı olduğu için duş alıp alamayacağım şüpheli.Bembeyaz, ortasında bir avlusu olan kolonyal bir yapı,ancak burada da wi-fi yok.Olsun, zaten yer bulmakta zorlandım diyerek odama yerleştim.Bu arada şehre benim geldiğim belli oldu ve hemen yağmur çiselemeye başladı.Ben yağmura aldırmadan, yarın maden gezisi için bir tur acentesi aramaya başladım.Fakat şehir bir yamaca kurulu olduğu için oldukça dik yokuşlara sahip.Bu nedenle bulduğum ilk acenteden yarın 8:30 da başlayıp 4 saat kadar sürecek olan maden gezisi için kayıt yaptırdım.Zaten rehbersiz ve kıyafetsiz bu madenleri gezdirmiyorlar.Karnım zil çaldığı için bir şeyler yedim ve şehrin plaza ve parklarını keşife çıktım.Buralarda hala yılbaşı kutlamaları devam ettiği için hava kararınca en büyük meydanında kalabalık toplanmaya başladı.Meydanın etrafında ki bütün bina ve kiliselerle, ağaçları renkli ışıklarla süslemişler.Birde müzik sistemi kurmuşlar, hava soğuk olmasına rağmen ortalık pek bir şenlikli.Ama ben yorulmuşum, biraz takıldım ve hostelime geri döndüm.Yarın madende çalışacağım için dinlenmem gerek.

                                                    7/1/2013 PAZARTESİ